Piraye



      Kahve insanı ne kadar uyutur veya rüya aleminde tutar yahut da hayaller kurdurur? Antidepresan gibi gelir mesela bazı insanlara. Bir yudum kahve, belki sohbet edecek bir dost belki de bir kağıt ve kalem.  Kahve beni uyutur, uyku da bana mutluluk verir. Bu sebeple mutlu ve neşeli bir insanımdır belki de kim bilir? Uyuyorum şu an, masada fincanım önümde defterimle beraber. Kahvenim dumanları kaçıyorlar yanımızdan kaçsınlar biz bize yeteriz ne de olsa.  Fazlaları çöpe atmalı insan, ömüre fazla insan fazla eşya çok, gerek yok temizlemeliyiz her şeyi.  Neye, nereye, kime yetebilir ki insan sonra. Otuzlara kırklara gitmek isterdim mesela, kaleminden sanat akan o insanların zamanına. Neler yazmışlar ne büyük sevdalara düşmüşler hissetmek istedim. Kimi bir çift göze, kimi yaşayamayacağı günlere, kimi ayaklarının altındaki toprağa, kimi ise dalgalanan bayrağına. Herkes bir sevdaya düşmüş herkesin derdi kendine büyük olmuş. Şanslı mı değil mi tam karar veremediğim Piraye’  ye gitti aklım. Hayatından bir çok kadının geçtiği Nazım’ın gönlünde hiçbir kadın onun değerine sahip olamamıştı. Şu dünyada kaç tane kadına satırlarca sevda dizelenir ki?  Nazım Piraye’yi görür görmez vurulmuştu ona.  Ancak hayat bu ne kadar seversen sev mani olacaksa eğer kim durdurabilir ki onu. Belki sabır sebat gösteriyorsun hatta herkesin gösteremeyeceği kadar sadakat gösteriyorsun bir insana karşı ama yapacağı varsa yapıyor yine ve olmadık bir anda umutların, hayallerin ve  bütün yaşanmışlıklarınla yerle bir oluyorsun. İlk görüşte sana vurulan o adam gün geliyor seni başka bir kadın  için terkediyor. Nasıl bir ah ettiyse artık Piraye Nazım da bir türlü mutlu olamıyor ondan sonra.  

-Piraye 
Gel sana muhtacım. 

diyor mektuplarında ama ne yazık ki kabul göremiyor bir türlü. Çünkü  bir kadın böyle bir ihanete kayıtsız kalır mı hiç? Aşkından ölür ama yine de geri dönmez o adama.   





                           14/04/2019

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Şiir/Milyon Kere Ayten

YAHYA EFENDİ TEKKESİ

İYİLEŞMEYİ İSTEMEK..