YAHYA EFENDİ TEKKESİ

   

     Boğazın dört manevi sahibinden birisi olan Yahya Efendi Hazretleri türbesi Çırağan Sarayının karşı yokuşu, Yahya Efendi Sokağının sonunda bulunuyor. 

Yokuşu tırmanırken sağ tarafta bir mermer çıkıntı bulunuyor. Bu mermer zamanında hamallık yapan insanlara kolaylık sağlaması amacıyla yapılmıştır. "Hamal taşı" ya da "istirahat taşı" olarak da bilinmektedir. Bu mermerin yan tarafında zamanında Yahya Efendi Hazretleri tarafından yapılmış ama günümüze kadar gelmeyi başaramamış tadilattan geçmiş bir çeşme bulunuyor. Yahya Efendinin bir şiir ustası olduğu da bilinmektedir ve çeşmenin üzerinde iki tane kitabe vardır. Kitabenin sonuna tarih düşülmüş ve Miladi 1538- Hicri 945 yıllarını göstermektedir. Aynı yıl içerinde Kanuni Sultan Süleyman Karaboğdan seferine çıkmış, Barbaros Hayrettin Preveze Savaşını kazanmıştır. Fakat çeşme üzerindeki bir kitabede de çeşmeyi yaptıranın Yahya Efendi olduğu fakat Mahmut Efendinin e tamir ettirdiği ve ikinci ihya ettiricisi olduğu yar almaktadır. 

YAHYA EFENDİ ÇEŞMESİ
CÜMLE KAPISI

   Türbe girişinde cümle kapısından girmeden sağ tarafta Hacı Mahmut Efendi Kütüphanesi bulunmaktadır. 1940 yılına kadar faaliyet gösteren bu kütüphane yüzlerce el yazması esere ev sahipliği yapmıştır. Fakat 1940'dan itibaren eserlerin orada muhafazasının zor olacağı düşünüldüğü için Süleymaniye Kütüphanesine taşınmıştır. 

KÜÇÜK MECİDİYE CAMİ

KÜTÜPHANE PENCERELERİ


CÜMLE KAPISI
                             

      "EDEP YA HU"       

         Cümle kapısının hemen üzerinde 1873 yılına ait bir kitabe bulunmaktadır. Sultan Abdülaziz han döneminde aynı zamanda hattat olan Hasan Hayri Efendi yazmıştır.  Fakat külliye 1873 yılında Sultan Abdülaziz'in annesi Pertevniyal Valide Sultan tarafından esaslı bir tadilattan geçmiştir. Cümle kapısından tekkeye  sırtınızı verip karşınıza baktığınızda Sultan Abdülmecid Hanın yaptırdığı Küçük Mecidiye Camisinin minaresinin ucu gözükmektedir.

"EDEPLE GİREN, LÜTUFLA ÇIKAR."

YAHYA EFENDİ HAZRETLERİ 

    Yahya efendinin babası Şam'lı Ömer Efendidir ve Trabzon'da kadılık yaptığı dönemde Yahya  Efendi dünyaya gelir. Trabzon o zamanlarda sancak ve hükümdar  II. Beyazıt'ın oğlu Yavuz Sultan Selim Trabzon'da şehzadelik yapıyor. Sultan Selim'in hanımı  Kırım Hanı Mengli Girayın kızı Hafsa Sultan da o dönemde bir çocuk dünyaya getirmiştir.Sütü kesildiği için bebeğini emziremeyen Hafsa Sultan için o dönem kadısı Ömer Efendinin eşi Yahya Efendinin annesi Afife Hatun Kanuniyi de emzirmişti ve Yahya Efendi ile Kanuni Sultan Süleyman sütkardeşi olmuşlardır. 

 Yahya Efendinin mensubu olduğu tarikatı merak edenler için boğazın tam karşısında olan Aziz Mahmut Hüdai Hazretlerinin hocası Bursa'lı Üftade hazretleri gibi oda üveysi tarikatına mensuptu. Üveysi Veysel Karani hazretlerinin gerçek adıdır. Efendimiz(sav) zamanında yaşamış fakat Efendimizi dünya gözüyle görememiş, ve genede Hızır a.s. eliyle yetiştirilip,manen eğitilmişlerdir.

  Trabzon'dan ilk geldiğinde devrin şeyhülislamı Zembilli Ali Cemali Efendinin tedrisatından geçmiş olup maddi ilimlerde had safaya çıkmış olan Yahya Efendi manevi ilimlere de yelken açmış ve çok büyük bir alim haline gelmiştir. Öyle bir makam yakalıyor ki Hz Yuşa peygamberin İstanbul'daki yerini tespit etmiştir. Zamanın çobanlarının da dile getirdiği bu zatın çizdiği, burasıdır dediği, mekanın etrafından koyunlar bile ikiye ayrılarak o alana basmadan geçtiği söylenmektedir. Aynı zamanda burası Kuran-ı Kerim'de geçen Hz Musa, Hızır a.s ve Hz Yuşa'nın buluştukları nokta olduğu nokta olduğu düşünülüyor.

  Tekkenin içine girildiğinde farklı zamanlarda yaşayan birçok zatın bir araya geldiği görülmektedir. Tasasız Raziye Sultan Kanuni'nin gerçek  kızı Yahya Efendinin manevi evlatlığıdır. Sultan İkinci Abdülhamit Han'ın da küçük yaşta vefatı üzerine Şişli Etfal Hastanesini yaptırdığı kızı Hatice Sultan da Yahya Efendinin ayak ucunda yatmaktadır. 

   Gelelim Yahya Efendinin sandukasına, etrafını çeviren şebeke İstanbul'da sadece iki tane bulunup birisi Eyüp'te Mihrişah Sultan türbesi içerisinde bir diğeri ise Yahya Efendinin kabri içerisindedir. Ünik- benzersiz olan bu şebeke boncukla tutturulmuş sedef kakmalarla işlenmiştir ve aynı zamanda marangoz olan Sultan İkinci Abdülhamit Han tarafından yapılmıştır. Eyüp'teki Mihrişah Sultan türbesinde yatan İkinci Abdülhamit Han analığı Pirüstü hanımefendi için "o benim gerçek annem sayılır"demiştir ve Pirüstü hanımefendi vefat ettiğinde kabrinin etrafını kendi elleriyle boncukla tutturulmuş sedef kakma şebeke yapmıştır. Aynı zamanda Abdülhamit Han, Eyüp Sultan Hazretlerinin türbesinin iç kapısının çarpma kapısının sedef katmasını da kendi elleriyle yapmıştır. Sadece iki örneği bulunan boncukla tutturulmuş sedef kakma şebeke ve Eyüp Sultan Hazretleri iç kapı işçiliği Abdülhamit Han'ın bize bıraktığı yadigarlarıdır. 

 

GÜZELCE ALİ PAŞA

    Tekke içerinde aynı zamanda İkinci Osman'a da sadrazamlık yapan Vezir-i Azam Güzelce Ali Paşa'da yatmaktadır. Türbesinin taşlarını bizzat Ali Paşa kendisi yaptırmış aile eşrafıyla aynı yerde yatmak istemiş vefatından sonra oraya defnedilmiştir.

  Bu tekkede sadece Üveysi tarikatını değil birçok tarikatın mensubunu ağırlamış ve barındırmıştır. Yahya Efendiden sonra da tekke  bir dönem Kadiriyye tarikatına ve bir dönemse Nakşi tarikatına ev sahipliği yapmıştır.

Yahya Efendi de boğazın dört manevi sahibi, koruyucusu olarak bilinen zatlardan birisidir. 

BEŞİKTAŞ- YAHYA EFENDİ HAZRETLERİ

ÜSKÜDAR- AZİZ MAHMUT HÜDAİ HAZRETLERİ

SARIYER- TELLİ BABA

BEYKOZ- HZ YUŞA






                                                                               06/11/2020

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Şiir/Milyon Kere Ayten

İYİLEŞMEYİ İSTEMEK..